18 Şubat 2008 Pazartesi

Beyaz ve Kalamış Marina ...


Kalamış Marina her ne kadar korunaklı bir yer dahi olsa, her fırtınalı günde veya hava muhalefetinde kızıma bir gidip bakmak istiyorum... Bir kontrol edip bağları sıkılaştırdıktan sonra, güverteye ve içeriye bir göz atıp eve dönüyorum.

Diğer fırtınalı günlerden farklı olarak bu sefer de karlı bir gün olan geçtiğimiz Pazar günü, yine Lidya'yı görmek üzere marinaya gittim. Tahmin ettiğim gibi bembeyaz kar örtüsü içerisindeydi. Suyun yüksekliği o kadar düşmüş ki kendi tekneme çıkma imkanım olmadı. Marinada su seviyesini ilk defa bu kadar düşük gördüm ve umarım beni affeder, yandaki komşum Lotus'tan Lidya'ya çıkmak zorunda kaldım. Gönlüm Lidya'nın o kadar karın altında kalmasına elvermediği için hemen bir temizliğe giriştim. Yaklaşık 1-1,5 saat içerisinde Lidya'yı tertemiz ettim. Bayağı yorulsam da eve dönerken mutluydum.

Ertesi gün işlerimi ve ziyaretlerimi hallettikten sonra, yine Lidya'yı bir kontrol etmek istedim. Fakat bir de ne göreyim, üzeri Pazar gününden de fazla, bembeyaz karla kaplanmıştı.

Uzun uğraşlar sonunda akşama doğru tertemiz yaptım ve sevgili komşum Ergan'ın tavsiyesi üzerine deniz suyu ile bir güzel yıkadım Lidya'yı. Yine marinadan ayrılırken mutluydum. Çünkü Lidya kar sularından zarar görmeyecekti.

Diğer yandan biraz zaman sonra marinada bu temizleme işini yapan sadece kendimin olduğumu anladım. Herhalde bu havada tek deli bendim.

Öteki yandan en güzeli neydi biliyormusunuz ? O manzara...

Ponton, neredeyse dizimin bir karış aşağısına kadar kar olmuştu ve el değmemiş bir durumdaydı. Bembeyaz kardan tekneler, kardan bir marina ve tertemiz bir deniz...

O manzarayı görmeliydiniz...

Tabi göremeyenler için bir iki fotoğraf çektim. Albümümden görebilirsiniz.

Sevgiler...

Hiç yorum yok: